Köpekler etoburdurlar. Sindirim sistemleri, tek bir mideden ve kısa bir bağırsak sisteminden oluşur. Bu sistem et ve et bazlı besin maddelerini kolayca sindirebilir.
Yavruların sütten kesilmesi yaklaşık 4 - 6 haftalıkken gerçekleşir. Irklara göre değişiklik göstermekle birlikte yavru bir köpeğin erişkin hale gelinceye kadar geçen gelişme süreci 10 -16 ayda tamamlanır. Gelişme çağında onları en iyi şekilde beslemek gerekir. Bu nedenle gelişme dönemi boyunca beslenme yavru kuru mamaları veya yavru konserve mamalarıyla yapılmalıdır.
Köpeklerin farklı hayat evrelerinde farklı gereksinimleri vardır. Yavru köpeklerin besin gereksinimleri, erişkin bir köpeğin ihtiyacından daha fazladır. Bu fazlalık yavruların büyüme dönemindeki ihtiyaçlarından ve aktivitelerinden kaynaklanır. 3 aylık yavru ile 8 aylık yavrunun gereksinimlerinde bile farklılıklar görülür. Bu yüzden yavrular, gereksinimlerine uygun yüksek biyolojik değerli ve kolay sindirilebilir protein, yeterli kalsiyum ve uygun kalsiyum/fosfor oranıyla yüksek vitamin içeren diyetlerle beslenmelidir. Proteinler, doğru vücut büyümesi ve kas gelişimi açısından önemlidir.
Yavrular 4 - 5 haftalık olduklarında kuru mama, ıslatılarak ya da yavru konserveleriyle karıştırılarak verilmelidir. Böylece yavruların mamalarını koklamaları, yalamaları ve ısırmaya başlamaları teşvik edilir. Bu ıslatma işlemi, kuru mamaya daha fazla aroma kazandırarak tadını, kokusunu ve lezzetliliğini arttırır. Ayrıca mamanın daha yumuşak olmasını ve sütten yeni kesilen yavruların çiğneme refleksini uyarak mamayı daha kolay almalarını sağlar. Bu uygulamanın yavrularda şekillenebilen mide şişkinleri, mide dönmeleri ve gaz oluşumunu engellediği uzmanlar tarafından belirtilmektedir.
Mamanın ıslatılması ilk 2 - 3 aylık dönemde yarı yarıya sulandırılmış süt ile yapılabilir. Daha sonraki dönemde mamanın ıslatılması gerekirse bu işlem su, et suyu yada yemeklerin sularıyla yapılmalı, süt kullanılmamalıdır. Köpeklerin süte gereksinim duyduğu dönem ilk 2 - 3 aydır. Bundan sonraki dönemlerde süt sindirim sisteminde problemlere ve ishale neden olabilir. Yapılan araştırmalar köpeklerin % 80’inin süte karşı alerjik olduğunu göstermektedir. Sütün sulandırılmadan direkt verilmesi ishale neden olabilir. Bu nedenle ilk 2 - 3 aydan sonra süt vermekten kaçınılmalıdır.
Yavrunun anne sütünden sonra birden bire kuru mamayla beslenmesinin kabızlığa yol açabildiği de bilinmektedir.
Mamanın partikül büyüklüğü köpek yavrularına uygun olmalıdır. Büyük partiküllü bir mamayı yavrunun ağzına alması ve çiğnemesi zor olacağından beslenmeyi olumsuz etkileyecektir. Köpeklerin arasında bireysel farklılıkların da olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle yavru maması hazırlayan ticari firmalar, farklı gelişme dönemleri için farklı partikül büyüklüğüne ve farklı formülasyonlara sahip mamalar hazırlamışlardır. Bu konuda en büyük yardımcınız veteriner hekiminiz olacaktır. Köpeğinize mama alırken mutlaka veteriner hekiminizin tavsiyeleri doğrusunda hareket edin.
Mamanın küçük parçalar halinde verilmesi, yavrunun yeme alışkanlığı kazanması açısından da önemlidir.
Köpeğinizin kabına mama koyduğunuzda, “gel” veya “ye” gibi bazı tek heceli komutlarla onu mama yemeye teşvik edebilirsiniz.
Yavruların mide kapasiteleri, günlük ihtiyaçlarını bir sefer yemeyle karşılayacak kadar gelişmediğinden, yavrular yiyeceklerini birkaç öğünde tüketirler.
Yavruların diyetleri 6. haftadan 3. aya kadar günde 4 öğün, 3. ayda 6. aya kadar günde 3 öğün, 6. aydan 12. aya kadar günde 2 öğün, 12. aydan sonra ise günde 1 öğün olarak verilmelidir.
Yemek zamanı ve yemek yedikleri yer olabildiğince sabit olmalı ve değiştirilmemeye çaba gösterilmelidir. Günde 3 öğün yapılan beslemede yemek zamanlarının sabah, öğlen ve akşam olarak düzenlenmesi yararlıdır.
Beslenme amacıyla uyuyan yavruların uyandırılmaları doğru değildir. Yavruların beslenme kadar uykuya da gereksinimi olduğu unutulmamalıdır.
Yavrular 6 - 7 haftalık olduktan sonra diş değiştirme dönemine kadar, kuru mamanın ıslatılmasına gerek yoktur. Çünkü ilk 6 - 7 haftadan sonra köpeklerde çiğneme refleksi iyice gelişir ve katı partikülleri ağızlarına rahatça alınıp sindirilebilirler.
Su katılmak suretiyle hazırlanan ve kendi yapısında yüksek miktarda su bulunduran (konserve gibi) mamalar, küf mantarlarının üremesi için uygun bir ortam yaratır. Bu tip su miktarı fazla olan mamalar, 30 - 60 dakika içersinde tüketilmediklerinde köpeğin önünden alınmalıdır. Islatılarak verilen mamaların tüketilmeyen kısımlarının da süratle bozulabileceği unutulmamalıdır.
Yavru köpekler 4 aylık olduklarında geçici dişleri dökülmeye başlar ve 42 adet kalıcı diş süt dişlerinin yerini alır. Diş değiştirme döneminde kuru mamaların ıslatılarak verilmesinde yarar vardır. Bunun nedeni bu dönemde kuru mamanın sert gelmesi ve yavrunun kuru mamalardan yeterince yararlanamamasıdır. Bu dönemde yavrunun biraz iştahsız olması normaldir. Ancak gene de bir miktar yumuşatılmamış (ıslatılmamış) kuru mama verilerek dişlerin temizlenmesi sağlanmalıdır.
Çok sık olmamakla birlikte kırılmadan temizlenmiş ve pişirilmiş ilikli büyük kemiklerin verilmesi, köpeklerde dişlerin temizlenmesinde ve çene kaslarının çalışmasında faydalıdır.
Kuru mamayla beslenme köpeklerin gelişimi açısından daha uygundur. Çünkü profesyonel ticari mamalar, gelişim açısından gerekli olan bütün unsurları dengeli bir şekilde ve yeterli miktarlarda içermektedir. Ev yemekleri ile yapılan beslemenin, gelişim için gerekli olan besin unsurlarını yeterli ve dengeli bir şekilde sağlayamadığı klinik araştırmalarla kanıtlanmıştır. Gene de köpeğinizi ev yemekleri ile beslemek niyetindeyseniz, mutlaka veteriner hekiminize danışıp onun verdiği diyetleri uygulayın. Yapılacak yanlış besleme, köpeğinizde gelişme bozukluklarına neden olabileceği gibi, kalıcı problemlere de yol açabilir.
Köpeğinizi ev yemekleri ile besliyorsanız vitamin, kalsiyum gibi maddelerle diyetini takviye etmeniz gerekir. Kuru mamayla yapılan beslemede veteriner hekiminiz gerek duymadıkça, bu besin unsurlarını diyete katmanıza gerek yoktur. Ancak unutulmamalıdır ki, piyasada bulunan ticari mamalarında arasında kalite farkları vardır. Bu konuda en büyük yardımcınız her zaman olduğu gibi yine veteriner hekiminiz olacaktır.
Ev yemekleriyle yapılan beslenme, köpeğinizin seçici bir beslenme alışkanlığına sahip olmasına neden olabilir. Çeşitli tatlarda ve lezzetlerde yemek vermek, beslenme uzmanlarının yanlış olarak vurguladığı bir harekettir. Çünkü ne kadar çok çeşitlilik yaratılırsa, köpeğinizin beğenmeme ve yememe olasılığı da o oranda artacaktır. İyi kalite ticari mamalara erken yaşta alıştırılan yavrularda, seçici yem tüketiminin önüne geçilir.
Kalsiyum ve fosfor gibi iki temel besin maddesi, yavruların diyetinde yeterli ve dengeli bir düzeyde bulunmalıdır. Çünkü kalsiyum ve fosfor düzeyi düşük mutfak artıklarıyla beslenen yavrularda sıklıkla raşitizm gelişmektedir.
Köpeklerin aşırı yağlanmasına izin verilmemelidir. Aşırı kilo alma ve yağlanma bir taraftan güzelliklerini diğer bir taraftan da sağlıklarını bozmakta ve hayatlarını kısıtlamaktadır. Bu yüzden iyi dengelenmiş ve denetimden geçmiş köpek mamalarının paketlerinde yazılı bulunan beslenme talimatlarına ve miktarlarına, veteriner hekiminiz aksi bir şey söylemedikçe mutlaka uygun olarak davranın. Aşırı mama tüketiminin midede rahatsızlıklara ve ishale neden olabileceğini aklınızdan çıkarmayın.
Yavru köpeklerin kişisel gereksinimlerine göre, ihtiyaç duydukları günlük mama miktarı değişiklik gösterebilir. Köpeğiniz her öğünden sonra yemek kabında mama bırakıyorsa, kaba koyduğunuz mama miktarını % 10 azaltınız.
Kuru mamayla beslenen köpeklerin içme suyu gereksinimleri daha fazladır. Bu yüzden önlerinde her zaman taze ve yeterli miktarda temiz su bulunmalıdır.
Köpeğinizin mama ve su kabı ayrı olmalıdır. Bu kaplar ayak altından uzak bir yere konulmalı ve her öğün sonrasında temizlenmelidir. Köpeğinizin deviremeyeceği büyüklükte ve şekilde su ve mama kabı seçmeye özen gösterin.
Köpeklerin diyetlerinde ani değişiklikler yapmaktan kaçınılmalıdır. Böyle bir işlem gerekliyse kademeli olarak yapılmalıdır. Köpeğinizin mamasını yeni bir mama ile değiştirirken, bu değişimi ortalama 7 günlük süreç içersinde yapmanız hem onun alışması hem de sindirim sistemi açısından faydalı olacaktır. Köpeğinizin eski mamasıyla yeni mamasını karıştırın ve bu karışımdaki yeni mamanın miktarını her gün arttırarak mamayı verin. Bu barsak mikroorganizmalarının yeni mamaya adaptasyonu açısından önemlidir. Yeni mamaya alışıncaya kadar dışkıda; miktar, kıvam ve renk açısından oluşabilecek değişikler normaldir. Adaptasyon sürecinden sonra bunlar normale dönecektir. Değişiklik ani bir şekilde yapılırsa ishal olma ihtimali çok yüksektir.
Yavru bir köpek normal olarak günde 4-5 kez dışkılama yapar.
Bazı köpeklerde dışkısını yeme (kaprofaji) olayı görülebilir. Bu davranış vahşi yaşamdan kalma bir alışkanlıktır. Bunun yanı sıra dışkı yeme, diyetteki besin maddeleri eksikliğinde ya da dengesizliğinde, özellikle de lifli maddelerin noksanlığında ortaya çıkmaktadır. Mamada bulunan lifli maddeler, besinlerin barsaklardan geçiş süresinden sorumludur. Bu eksikliklerin sonunda dışkı yemenin yanı sıra toprak yeme olayı da görülebilir.
Köpekler bazen ot yerler ve kusarlar. Çok sık karşılaşılmadığı sürece bu olay normal olarak kabul edilir. Bunun nedeni, köpeklerin yaşadığı karın ağrısı, yuttukları tüyleri ve kendilerini rahatsız eden safrayı dışarı çıkarmaktır.
Temel olarak köpeklerin tatlıya gereksinimleri yoktur. Çikolata ve şeker gibi yiyeceklerin uzun süre verilmesi sonucunda sindirim sisteminde bozukluklar, diş çürümesi, yağlanma ve şeker hastalıkları gibi metabolizma hastalıkları şekillenebilmektedir.
Köpekler havuç, yeşil sebzeler ve elma gibi bazı meyveleri de hoşlanarak tüketirler. Aşırıya kaçmadan bunun beslenme açısından bir zararı yoktur.
Köpeğinize balık kılçıklarıyla tavuk gibi ufak kümes hayvanlarının kemiklerinin verilmesi, sindirim sistemine takılmaları ve batmaları gibi istenmeyen rahatsızlıkların meydana gelmesine neden olacağından tercih edilmemelidir.
Köpeklere asla çok sıcak yada çok soğuk yiyecekler verilmemelidir.
Evde kendimiz için hazırladığımız salçalı, baharatlı ve yağlı yemeklerin verilmesinin köpeklerde sindirim ve alerjik deri problemlerine neden olabileceği unutulmamalıdır. Köpeklerde alerjik reaksiyonların tedavisi uzun süren, zaman alıcı ve dikkat isteyen bir işlemdir.
Kuru mamayla beslenen bir köpeğe peynir, salam gibi maddelerin verilmesi gereksiz ve de yanlıştır. Bu tip besin maddeleri de köpeğiniz için alerjik olabilir.
Köpekler için hazırlanmış ticari mamaların zaman zaman pahalı oldukları iddia edilmektedir. Bununla birlikte ticari mamalar dengeli beslenme, yüksek sindirilebilirlik, sağlık, iştahla tüketim, dışkılamada düzen, az dışkı, temizlik ve pratik olmaları bakımından avantajlıdırlar.
Erişkin (adult) mamaya geçişiniz, köpeğinizin büyümesi durduktan sonra olmalıdır.
Irklara göre erişkin mamasına geçme yaşı aşağıda verilen tablodaki gibidir.
Küçük ırk (2.5-10 kg.) 8-12 aylık
Orta boy ırk (10-25 kg.) 12-18 aylık
Büyük ya da dev ırk (>25 kg) 12-24 aylık
Genel olarak köpeğinizin beslenmesinde bu hususlara dikkat etmeli ve özen göstermelisiniz. Ancak büyük yada dev ırk (erişkin ağırlığı 25 kg.’ın üzerinde olan köpekler) bir köpek yavrusu sahibiyseniz bunların dışında size birkaç tavsiyemiz daha olacak. Bu tip ırkların gelişim süreci 12 - 24 ay kadar sürmektedir.
Büyük ve dev ırk köpeklerde gelişim, hayatlarının ilk aylarında gayet değişkendir. Haftalar geçtikçe vücut ağırlığı ve kemiklerin büyümesi artış gösterir. Bu tip ırklarda çok hızlı bir canlı ağırlık artışı, kemikler ve eklemlerde düzeltilmesi zor gelişim bozukluklarına neden olduğundan aşırı beslenmeden kaçınılmalıdır. Canlı ağırlık artışı belirli zaman aralıklarıyla düzenli bir şekilde izlenmelidir. Veteriner hekiminiz aylık büyüme süreçleri hakkında size bilgi verecektir.
Köpeklerin yağlanmasına izin verilmemelidir.
Büyük ve dev ırk köpekler genel olarak bazı ortopedik hastalıklara (osteochondrosis, dirsek displazisi, kalça displazisi gibi) yatkınlık gösterirler. Bu hastalıkların genellikle 4 - 8 aylık yaş gurubunda görüldüğü ve bazı ırklarda (Alman Çoban köpekleri, Labrador Retriever, Rottweiller, Alman Kurt köpeği, Boxer, Golden Retriever, Danua, Dobermen) kalıtsal olduğu bilinmektedir. Yanlış beslenme (aşırı besleme ve fazla kalsiyum verilmesi) bu hastalıklar için risk faktörünü ortaya çıkarır. Büyük ve dev ırk köpekler genetik olarak hızlı gelişim gösterdiklerinden daha fazla risk altındadırlar.
Büyük ırk köpeklere fazla kalsiyum verilmesi kemiklerin gelişimini olumsuz etkilemekte hatta durdurabilmektedir. Böyle olunca kemikler zayıf kalır. Aşırı kilo alımı sonucunda da zayıf olan kemikler bu yükü kaldıramaz ve kemiklerde deformasyon, eğrilik ve kırılmalar şekillenebilir.
Bu riskleri en aza indirmek, büyük ve dev ırklar için özel olarak geliştirilmiş mamaların kullanılması ile sağlanır. Eğer böyle bir mama kullanıyorsanız hiç bir ilave vitamin ve mineral katkısı yapmanıza gerek yoktur. Ayrıca mama tüketimi kontrol altında tutulmalıdır.
Köpeğinizin mamasına dışarıdan ekstra bir takım takviyeler yaparken mutlaka veteriner hekiminizin bilgisine başvurun.
Beslenmede Dikkat Edilmesi Gereken Konular
Yetişkin bir köpeğin gıdasında yüksek oranda protein, karbonhidrat ve yağ bulunmasına dikkat edilmeli
Günde bir ya da iki öğün beslenmeli
Temiz su sürekli bulundurulmalı
Aktivitelerden hemen önce ve sonra yemek vermemeli
Özel faaliyetleri olan bir köpekse (koşucu, polis köpeği, av köpeği vb.) uygun diyetler hazırlanmalı ve gerekli takviyeler yapılmalı. Bu amaçla yoğun aktivite sırasında vücudu gerek duyacağı oksijen ve demir ihtiyacını karşılanmak amacı ile uygun oranlarda E vitamini ve Selenyum gibi elementlerin takviyesi faydalıdır.
Kalsiyum ve fosfor oranının dengeli olmasına dikkat edilmelidir. Aşırı ve oransız kalsiyumun kireçlenmelere neden olabileceği unutulmamalıdır.
Irkına özgün erişkin ağırlığının korunmasına dikkat etmeli aşırı kilo alması veya aşırı zayıflaması önlenmeli
Sindirilebilirliği yüksek gıdalar tercih edilmeli
Selülozun gıdasında yeterli bulunmasını sağlamalıdır. Böylece bağırsakların rahat çalışması sağlanacağı için sindirim sistemi hızı artırılmış olacaktır. Ayrıca selüloz doygunluğu artıracağından gıdasında yeterli oranda bulunması faydalı olacaktır.
Gıdasında yeterli düzeyde vitamin ve mineraller bulundurulmalıdır.
Köpeklerin sindirim sisteminin laktozu (süt şekeri) sindiremediği dikkate alınmalı ve gıdasında bulundurulmamalıdır.
Gıda değişimi yapmanız gerektiğinde değişimi ani olarak değil yavaş ve günlük artırımlar şeklinde yapmanız sindirim sisteminin adaptasyonu için önemlidir.
Günümüzde yetişkin köpekler için profesyonel mama firmaları tarafından köpeğinizin ırkına özgün boyutları üç ana sınıfa ayrılarak tüm gereksinimi olan temel besin maddelerini yeterli ve uygun oranlarda içeren pek çok mama bulunmaktadır. Bu amaçla ;
Küçük ırk yetişkin köpek mamaları
Orta ırk yetişkin köpek mamaları
Büyük ırk yetişkin köpek mamaları bulunmaktadır.
Yüksek aktiviteye sahip yetişkin köpekler için ‘performans‘
Alerjik yapıda ki köpekler için ‘lamb & rice‘
Metabolik hastalığı olan köpekler için de çeşitli ‘prescription‘ mamalar bulunmaktadır.
Ev Yemeği İle Profesyonel Hazır Mamalar Arasındaki Farklar
Profesyonel mamalar köpeklerin yaş durumları, boyutları, vitamin ve mineral ihtiyaçları, sağlık durumları, protein ve lif ihtiyaçları detaylı bir şekilde gözetilerek yapılmışlardır. Dolayısı ile böyle bir gıda ile beslenen köpekler sağlıklı ve dengeli bir şekilde gelişerek cinsinin tüm özelliklerini gösterebilmektedirler.
Ev yemeklerinde ise bu dengeyi sağlamak oldukça zordur ve tüm kurallara uyularak hazırlanmak istenirse oldukça pahalı ve zahmetlidir. Diyelim ki tüm bunları sağladınız ve ev yemeği verdiniz. O zaman da sindirim sistemi problemleriyle uğraşmak zorunda kalabilirsiniz. Yani bir gün ishal olabilirken bir günde kabız olabilir.
Köpeğinize;
Kesinlikle sakatat vermeyin.
Fazla yağlı yiyeceklerden uzak tutun.
Baharatlı gıdalar vermeyin.
Doktorunuzdan hangi proteinleri (kırmızı et, beyaz et, balık) kullanabileceğinizi öğrenin. Çünkü bu köpeğinizin sağlık durumuna göre değişebilir.
Gıdasındaki tuz oranını yine onun sağlık durumuna göre ayarlayın. Örneğin, böbreklerinde bir rahatsızlık söz konusu ise bu çok önemli bir faktör olabilir.
Gıdadaki protein ve lif oranı dengesini koruyun. Bu sağlıklı bir sindirim için çok önemlidir.
İshal ya da kabız olduğunda doktorunuzla konuşarak diyetini tekrar düzenleyin.